Emirdağ Lahikası, Said Nursi’nin Emirdağ’da ikamet ettiği dönemde yazdığı mektuplardan oluşur. Denizli Ağır Ceza Mahkemesinin 1944 tarihli beraat kararıyla tahliye olan Said Nursi, Afyon’un Emirdağ kazasında ikamet edeceği kendisine bildirilmiş ve bu sebeple Emirdağ’a gelmiştir. Bu dönemde yazdığı mektuplar, Isparta’ya ve Risale-i Nur’un okuyucularına gönderilmiştir. Emirdağ Lahikası, Risale-i Nur’un hayat pratiği olarak kabul edilir ve Kur’an hakikatlerinin nasıl yaşanacağının izahını yapar.

Emirdağ Lahikası, Risale-i Nur’un temel ilkelerini günlük hayata nasıl uygulanacağını açıklar. Bu mektuplar, içtimai ve siyasi hayatın sorularına cevap verirken, siyasal iktidara tavsiyelerde ve yönlendirmelerde bulunmuştur. Said Nursi’nin bu dönemdeki yazıları, sadece dini değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasi meselelere de değinir. Risale-i Nur’un yalnızca teorik bir eser olmadığını, aksine günlük hayatın her alanında pratiğe dökülebilecek bir rehber olduğunu vurgular.

Emirdağ Lahikası, Said Nursi’nin tahliye sonrası Emirdağ’da karşılaştığı çeşitli zorluklarla baş etme sürecini de yansıtır. Said Nursi’nin, Risale-i Nur’un mesajını yaymak için verdiği mücadele ve bu süreçte karşılaştığı engeller, bu mektuplarda detaylı bir şekilde ele alınır. Aynı zamanda, bu dönemdeki içsel ve manevi mücadelesi de okuyucuya yansıtılarak, Said Nursi’nin iman ve sabır dolu duruşuyla nasıl başarılı olduğu örneklerle aktarılır.